Eylül 14, 2007

Yıprananlar Elini Kaldırsın !!


Siz hayatı kaç kez tozpembe gördünüz? Daimi midir bu tozpembe bakışlar?!

Ben de hiç tadmadım bu hissi diyemem. Hatta "ne zamandı?" dediğimde en yakın 2 tane geliyor bile aklıma.

Peki ya en olmayı istediğiniz biriyleyken ya da halde/yerdeyken hep tozpembe mi görmüşüzdür olan biteni... Ya da göremeyiş(im) neleri getirmiştir beraberinde?! Bu noktada siz tozpembecilerle ayrılıyor yollarımız.

Tedirginklik.. Korku.. Hep bir karpuz yemiş midem şişmiş halleri.. Emin değilim... Bugüne kadar tam olarak adlandırılamamış bir duygu da olabilir.

"Yıprandım" olabilir mesela bu adı belirsiz duygunun getirisi (götürüsü mü demek daha uygun acaba?!) Peki insan ne zaman yıpranır. Boyutu nedir bu yıpranmanın.. Çeşidi ya da.. Kategorileştirilebilinir mi yıpranmak... Yoksa aşamaları mı vardır?! Hangi mertebeden geçmeli insan yıpranmak için.. Bir öncesi nedir? ya da var mıdır "Yıprandım"dan sonrası.. Nasıl anlaşılır yıpranmış olmak ?!

Hatırlamak istemediğimi iddia ettiğim, ama unutmamak için her andan bal gibi de öykü(cük)ler (bayık hem de) çıkardığım "öncesi"ni yeniden yaşar mıyım bilmem! "Sonrası"nda adım atacağım basamak (basamaksa adım attığım, yükseliyor muyum hala - her zaman iyi olan yükselmek midir hem ?! ) ne getirir tahminlerim var!

Gitmek - dönmek arasındaki mesafenin 3.perdesi yarınla birlikte başlıyor. Sonrasını yaşayacağım, öncesini yeniden görmem ise imkan dahilinde. (yanımdaki kız ışığı kapatmamı istiyor. Uyuyacak belli. Ben de uyurum, amelie film müzikleri çalıyor: güzel seçim. Saatler var ankara'ya)

***
tdk diyor ki:

Yıpranmak:
1 . Zamanla veya çok kullanılma sonucu aşınmak, eskimek:
"Gömleği ütülü ama yıpranmıştı."- Y. Z. Ortaç.
2 . Makine veya makine parçaları aşınıp bozulmak:
"Dikiş makinesi kullanıla kullanıla yıprandı."- .
3 . Saygınlığı azalmak. !!!!!!
4 . mecaz Çeşitli etkenlerle eski gücü kalmamak:
"Onun zekâsı hiç yıpranmamış."- .


İtiraf ediyorum. Yıprandım. Emeği geçenlere inatla saygı.


(14.09.2007 - 02:26 - ist/ank otobüsü)

Hiç yorum yok: