Ağustos 30, 2011

Zira mevsim sonbahar oldu; dost olmak için gecikmeden..



Maksat dostluğumuz sürsün, namımız yürüsün diye. Hem dost olabilirsek koyun yoğurdu bile koyardık sofraya..

@Leyla Teras - yaz 2011 

Ağustos 25, 2011

Khaghaghoutyoun, Aşıti, Pace, Paix, Paz, Haşıtiye, Eirene, Barış

Bu kadar uzağımıza itmek neden?

Bu kadar umutsuzluğa gark olmak?

Ayağı toprağa değen çocuklar vardı, şimdi toprağın altındalar; bizse gökyüzü soluyoruz umarsızca..

Çay içerken ülkenin ahvaline dertleniyoruz, kitaplar okuyoruz da bir türlü sokağa dökemiyoruz sayfalarını..

Savaşın bitmediği bu topraklarda barış senaryoları sadece yenmek ve öldürmekle yapılabiliyor.

Ben utanıyorum, ya siz?!

Oysa;

Pavese şöyle diyor;


"Savaş birgün biterse kendimize şunu sormalıyız: Peki ya ölüleri ne yapacağız, neden öldüler?"

Ağustos 20, 2011

Kez gı sirem.

* Burası Vakıflı Köyü. İnsanlar Ermenice konuşuyor. Ne dediklerini bilmiyorum, ama anlıyorum. Bir ezgi gibi kulağımdan yüreğime dokunuyor, değiyor. / Siz kendinizi güvende hissettiniz mi? Peki barış? -Ben burada çok huzurluyum. Onca zamandır hasret olduğum huzuru şimdi yakınımda duyuyorum. / Burada çocuklar toprağa basıyor, burada çocuklar 2 dilli hayatı yadırgamıyor. -Bense bilmediğim tüm dilleri ayakları toprağa değen çocuğun gözlerine emanet ettim. / Burada yaşlı amcaların elleri çocukların yüzlerine değiyor, ezgiler herkesi öpüyor.



*Çiçek dürbünü. Hatırlıyorum. Onun tüm renkleri bilmediğim ama anladığım bir dile denk düşüyor şimdi.

12 Ağustos 2011 @Vakıflı Köyü Kahvesi

Fotoğraf: 12ağustos2011/Vakıflı Köyü-Panos Çapar, fülüdü ve Furkan. by Aslı Kırbaş

Ağustos 02, 2011

Hem Kardeşiz Hem Kadın!

Nefes almanın, kadın olmanın zul geldigi gün de olurmuş..

Beyler dışarı! Baba olanınız da, abi olanınız da, dayı, arkadaş, sevgili olanınız da hep en uzağa düşmeyi seçti. Bugün gitme, aldatma sırası bizim.

"Bizim bu gözlerimiz bazen, bakınız hiç ağlamadan, tam orta yerinden çatlar. Sır gibi, yol yol açılır içi. Çoğu kez de aptalca bir cümle, dangalak bir harekettir nedeni. İçine bütün denizler üşüştüğünde, kimse görmesin diye güçsüz düştüğünü, yutkunup bir okyanus yutmayı bile beceren bu gözler, bir kere orta yerinden çatladı mı, artık kendi kendini tamir etmeyi beceremezler beyler. Bizim bu gözlerimiz bazen sessizce gidiverirler. Özlenip özlenmeyeceklerini bile hesap etmeye gönül eğmezler. Bizim bu gözler nereye baksalar, sır gibi çatladığı için retinaları aptalca bir cümleyle, nereye baksalar artık baktıkça uçuruma dönüşen bir çatlak görürler." (Ece Temelkuran)

-Sizse o uçuruma bırakın atlayacak, düşecek kadar bile yürekli değilsiniz beyler!

Kadın kadına / Kardeş kardeşe..