Yari gibi temmuz aldı onu da aramızdan. Daha 4 gün önce andığı sevgilisinin yanında şimdi.
Hep kıskanmıştım onu; Bilge Karasu'nun çantalar dolusu yazısını emanet ettiği kadın kim olabilirdi diye; "Ne kadar büyük derinlikler vardı kimbilir içinde" derdim çocukluğumun son yaşlarında.
Elime aldığım her kitabında masalüstü gerçek dünya tümcelerinin seyrine daldım.
Yekta Kopan'ın dediği gibi; Füsun Akatlı’ya veda etmek zor. En iyisi bu yazıya nokta koymayıp bir virgülle yarım bırakmak,
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder