Anahtar eğitmen eğitiminde karar vermiştim bir şey olmaya (ve biliyorum hiçbir zaman istediğim ben olmayacağımı da), 'Demokrasi ve Haklarımız' eğitmen eğitiminde başlıyor dediğim duyguyu yaşadım.
Burası garip, burası özel, burası güzel, burası insan, burası aslı gibi; 'asLI' var sadece. İçinde yer aldığım çok şeyde hırsıma mani olamayıp daha çok kendimi ya da bir başkasını kırabiliyorum. Ya da vurdumduymaza bağlamayı çözüm sayabiliyorum (daha çok acıtsa da).
Ama;
Burası tüm kimliklerimden sıyrılıp asLI olabildiğim; olduğum yer. Kendimle çelişmediğim, kendime inandığım, kendime güvendiğim yer. Yaptıım işi, anlattıklarımı uygulamadan/YAŞAMADAN yapamayacağım yer.
Başına kötü şeyler gelip bir süre Demokrasi ve Haklarımız eğitimlerine ve konuya bütün olarak inanmayan, eğitimleri bırakanlar duydum, tanıdım; hep korktum bunu yaşamaktan. Sonra 'Yaşadım!' bunu. Çok ağırını-ama daha çok bağlandım, can buldum, 2 hafta üstüste eğitime gidip terapi yaptım kendime, yola başkalarını katmak güç verdi, direncimi arttırdı.
O yüzden Haksız Şehir'i, Umudun Yurttaşları'nı, Yaşayan Kütüphane'yi çok sevdim. O yüzden Mardin'de hayat buldum, bir kez daha asLI oldum.
Tahammülüm yok, inanmayıp inanıyor gibi yapanlara..
8-11 Ekim 09'da Demokrasi ve Haklarımız Tazelemesinde idik..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder