Ağustos 26, 2009

Kadınınsı!

Kadınınsı: "Esnaf lokantasında, telaşsız.."

Nasıl geçti bilmiyorum, neler kaldı neler gitti henüz kestiremiyorum..

Zaman..

Çok sokak gördüm, çok hayal kurdum, çok heyecanlandım, çok kızdım, çok bağırdım, çok ağladım.. Ama hepsini çok inandığım için yaptım; birlikte yaşamak derken, insan derken, farklıyız derken çok çok inandığım için yaptım.. Herkes çok inansın istedim..

Et yedim, başkasının bardağından su içtim, bilmediğim şarkılar öğrendim, bildiklerimi hep bir ağızdan söyledim..

Başladığımdan beri içtiğimden daha çok nargile içtim, ama hiç bu denli keyfetmemiştim..

Esnaf lokantasında; sakin, telaşsız..
Telaşsız dostlar edindim, bir objektiften baktığı halde dünyayı hepimizden büyük gören.. Ortak olduğumuz planlar yaptım..
Yüzü güneşten olanları bir daha tanıdım, geç kaldıklarımı..
Bir insanın geç kaldım diyerek ağladığını, bunun için bana teşekkür ettiğini gördüm.. İnanamadım..

Çocuklar her "Hello" dediğinde, durup dakikalarca konuştum onlarla.. Manavın tezgahından üzüm, kuruyemişçinin vitrininden leblebi çaldım.. Göz hakkı dedim, yürüdüm..
Tarçınlı ekmek kokladım, gönlümü alan..

Kocaman adamların dediklerime değer verdiğini gördüm.. Büyük görüp elimi sıktığını yürekten.. Kadınlar gördüm, baştan ayağı beni süzen, ama bir gıdım rahatsızlık hissetmeden.. Ah babam dedim, bir sen inanmadın bana..

Dövmeler.. Anlamını unuttukları..

Az uyudum, diken üstünde hep.. Rüyalar gördüm, umarlı umarsız..

Kendime döndüm.. Kendime baktım.. Sevdim..

Temize çektim sandım son gece.. Henüz değil dedim ardından..

Uçağın kalkışından nefret ettim.. Günlerce gazete okumadım..

Kürtçe şarkıları daha çok sever oldum, mamoste'nin bilekliğine gözüm gibi baktım, özledim yarimi, eteklerime taptım, güzel çehrelere hikayeler yazdım, korkmadım, saçlarımı hep yıkadım.. Büyülenmedim eskisi kadar, ama bütünleştim..

Eksik bıraktım, erişemedim daha uzaklara.. Mardin, uzağıma düşmese yine..

Şimdi;
Geldim.. Yeni demek için ama hiç unutmadan.. Köyleri sevdim çok..

Hiç yorum yok: